fbpx
İçeriğe geç

Peyronie hastalığı ve Peniste eğrilik

Peyronie Hastalığı Ve Peniste Eğrilik​

İlk defa Fransa kralı 15. Louis’ in doktoru Francois Gigot de la Peyronie 1743 yılında tarif etmiştir. Peyronie hastalığı penisin bağ dokusu hastalığıdır. Peniste sertleşmeden sorumlu yapıları saran “tunica albuginea”’nın bir kısmının sert bir doku ile kaplanmasıdır. Bu doku tunika albuginia’nın sertleşme sırasında açılıp genişleme-uzamasını önler ve karşı tarafa göre daha kısa kalınması nedeniyle eğriliğe, penisin düz olması gereken yapısında bozukluğa ve ağrıya sebep olur. Bu hastalığa %20-54 oranında sertleşme problemi de eşlik eder. Hastalarda eğrilik, plağın hissedilmesi, ağrı ve sertleşme problemleri beraber veya ayrı ayrı görülebilir. Peyronie plakları daha çok penisin üst veya yan kısmında olur. Yani eğrilik genelde göbeğe doğru veya yana doğrudur. Peyronie hastalığının görülme oranı %3–9 dur ve yaş ilerledikçe gözükür. Ortalama görülme yaşı 53 dür (19-83 yaş). Sorgulama formlarına göre yapılan çalışmalarda bu hastaların sadece %13 ünde şikayetler bir müdahale etmeden geçerken %40’ ı süreç içinde kötüleşir. Hastaların %77’ si bu durumdan psikolojik olarak etkilenir. Peyronie hastalarının %10’ u 40 yaşından önce şikayetlerde bulunabilir.

Tanı nasıl konulur?

Tanı hikâye ve fizik muayene ile konulmaktadır. Değerlendirme formları ve penise ereksiyon yapılarak uygulanan Penil Doppler Ultrasonu tanı koymada faydalıdır. Ultrason eğriliğin net görülmesi ve plağın tanımlanması açısından bilgi verici olmakla beraber hastanın sertleşme problemi var ise bunun objektif olarak değerlendirilmesinde sağlar. Hastaların penis sert iken çektikleri oto-fotoğraflar hastalığın derecesi hakkında doktora bilgi verir.

Fizik Muayene genel muayene ile başlar bu hastalarda Dupuytren’s kontraktürü veya Lederhose skarları (el ayasında fibrozis) olup olmadığına bakılır. Peyronie hastalığı bu hastalarda daha sık görülür. Penisin çekilerek boyunun ölçülmesi, plağın yeri kaydedilir. Penise yapılan vazoaktif ajanlar ile eğriliğin derecesi tam olarak saptanır. Penil Doppler Ultrason penisteki damarlarda problem olup olmadığı hakkında bize bilgi verir.

Nasıl Tedavi Edilir?

Tedavi hastalığın ne kadar ileri derecede olup olmadığı anlaşıldıktan sonra planlanır. Hastanın tercihi ve doktorun deneyimi de bu kararda önemlidir. Tıbbi tedaviler genellikler erken evre ve düşük dereceli hastalıklarda uygulanır. Cerrahi ise hastalık stabil olup medikal tedaviden fayda görülmediği taktirde yapılır.
Ağızdan alınan ilaçlarla yapılan tedaviler:
Bu tedavilerde aşağıdaki ilaçlar doktor gözetiminde kullanılır.
Vitamin E, Potaba, Tamoksifen, Kolçisin, Karnitin, L-arginin, Pentoxifyllin ve PDE-5 inhibitörleri.
Penisteki plağın içine enjeksiyon ile yapılan tedaviler: Bu direkt iğne veya cilt üzerinden dokuya ilacın girmesini sağlayan cihazların yardımı ile yapılır.
Kortikosteroidler, Kalsiyum Kanal Blokerleri, Interferon-alpha, “Collagenase clostridium histolyticum” kullanılan başlıca ilaçlardır.

  • Şok dalga tedavisi
  • Penis Traksiyon Cihazları
  • Cerrahi Tedaviler:
  • Tunikal plikasyon cerrahileri
  • Tunikal uzatma cerrahileri
  • Penis Protezleri