“Spinal Dysraphism” spinal kord ve spinal kemiklerde doğumsal olarak ortaya çıkan hastalıkları tanımlayan genel bir terimdir. Kapalı spinal patolojiler, meningosel, miyelomeningosel, lipomiyelomeningosel ve sakral agenezi bu grup içindeki hastalıklardır. Daha çok lumbosakral bölgede ortaya çıkar. Bu hastalıklar sonucunda mesane ve bağırsak problemleri, anlama ve idrak etme yeteneğinde problemler ve kas-iskelet sistemi problemleri görülebilir.
Spina Bifida, Amerika Birleşik Devletleri’nde yaklaşık 3,17/10000 gözükürken ülkemizde bu maalesef 3/1000 dir. Temiz aralıklı kateterizasyon, ventrikoperitoneal şant ve antbiyotikler gibi tıptaki gelişmeler ve uygun takip protokolleri sayesinde doğan çocukların yaklaşık %80 erişkin döneme geçebilmektedir.
Tedavide Amaç Nedir?
Üç amacımız vardır.
- Böbrekleri korumak
- Kabul edilebilir düzeyde idrar tutabilmek
- Hayat kalitesini artırmak
Bu hastaların yaklaşık %80 inde nörojenik mesane vardır genellikle okula başlama yıllarında sosyal nedenlerden dolayı idrar kaçırma sorunu tedavi edilmesi açısından ön plana çıkar.
Bu hastalığın yapılan ultrason sayesinde anne karnında saptanma olasılığı yüksektir. Bu oran %90 lara kadar çıkabilmektedir.
Kesenin anne karnında kapatılması ile ilgili çalışmalar olsa da bunun ürolojik açıdan faydasının açık ara gösterildiği bir çalışma yoktur.
Takip ve Tedavi
Bebek doğduktan sonra çocuk beyin cerrahisi ekibi tarafından kapatılır ve sırt üstü yatabilene kadar sonda ile takip edilir.
Sonda çekildikten sonra içeride kalan idrar miktarı ve böbreklerde genişlemeye göre erken zamanda TAK (Temiz Aralıklı Kateterizasyon) a başlanır. Yoksa 2-3 ay civarı yapılan ürodinami sonucuna göre tedavi şekli planlanır.
Ürodinamide “Detrüsör Sfinkter Dissinerjisi” saptanan grup böbreklerin etkilenmesi açısından en tehlikeli gruptur ve bunlarda erkenden TAK ve gerekirse antikolinerjik tedaviye başlanması gerekir.
Diğer gruplarda ise bekle gör ve erken başlanılan tedavi protokolleri vardır. Bazı hekimler bekle gör bazıları erken tedaviyi seçmektedir.
Okul Çağı ve Ergenlik Öncesi Dönemde en önemli sorun idrar ve gayta kaçırmadır.
Ergenlikte olay farklı bir boyut alır tedaviyi reddeden, cinsel fonksiyon ve üreme fonksiyonları açısından bilgilendirilmesi gereken bir çocuk vardır.
Bu hastaların %80 i erişkin döneme geçtiği için çocuk ürolojisinden- erişkin ürolojiye geçişleri sorun olmaktadır. Bu Amerika da bile %50 oranında yapılabilmektedir. Çalışmalar bunun 14 yaşta başlanmasını önermektedir.
İlginizi Çekebilir: Ürolojik Açıdan Spina Bifida Çocuğun Takibi